Fotograf çok küçük.Ama büyük boyunu bulamadım..radikal.com'da bu boyutta idi..
Teknoloji müziğin gıdası mıdır!
Fuat, Tarkan Gözübüyük ve Hayko Cepkin
'Bilgisayar hayatı çok kolaylaştırdı ve amatörlere kendini ifade olanağı verdi. Ama iyi kayıt yapabilmek sanıldığı kadar kolay değil...' görüşünde birleşiyor.
Bilgisayar, internet, dijital ortam müzik üretimini nasıl etkiledi? İlk albümünü kendi evinde kaydeden Hayko Cepkin, Pentagram'dan tanıdığımız prodüktör Tarkan Gözübüyük ve çalışmalarında dijital teknolojileri kullanan rap'çi Fuat'a göre teknik ilerlese de iyi kayıt yapmak profesyonellik istiyor
Dinleyici hareketleri o kadar değişti ki; kapağını görmediğiniz bir albüm bile en favori albümünüz olabiliyor artık. Kasetli dönemdeki gibi ambalaja -mecburi- sadakat kalmadı. Çünkü artık albümleri satın almak yerine internetten bilgisayarınıza indirmiş oluyorsunuz. Bilgisayardan da taşınabilir müzikçalarınıza aktardığınızda işlem tamamdır (Download trafiğini normal davranış biçimi haline getirmeyenler için söylüyoruz).
Son yıllarda müzik piyasasında dilimize pelesenk olan bir cümle var: "Albüm satışından kimse para kazanmıyor."
İşte onun sebebi de bu. Müzisyenler üretiyor, CD basıp dağıtıyor ama nafile. Dinleyicinin 'net' çözümü bilgisayar... Bu bedavacılık sadece Türkiye'de yapılmıyor. Dünyanın her yerinde albüm satışları internet sayesinde düşüyor. Bu kimisine göre olumlu gelişme ama herkes aynı fikirde değil.
Teknolojinin gelişmesiyle değişen dinleyici hareketleri ve bunun yetişmekte olan genç müzisyenler üzerindeki yansımalarını konuşmak için Hayko Cepkin, Fuat ve Tarkan Gözübüyük'le bir araya geldik. Onlar müzik yaşamları boyunca teknolojik gelişmeleri yakından takip etmiş üç müzisyen...
Önümüzdeki aylarda yeni albümleri piyasaya çıkacak olan Fuat ve Hayko Cepkin ise bu konuda hemfikir: "Bunu plak şirketleri düşünsün. Çünkü müzisyen ayakta kalmasını bilir".
Hayko'ya ve Fuat'a, 'Beş yıl sonra artık albümünüzü CD olarak basmadan internete vermeyi düşünür müsünüz?' diye soruyoruz. Fuat, "Olabilir tabii" derken Hayko; "Bir ay içinde bile yapabilirim böyle bir şeyi" diyor.
Home-studio'lar
Tamam, konuştuğumuz müzisyenler kendi alanlarında söz sahibi olmuş üç isim. Onlar albüm satmasalar da konser vererek ayakta kalabiliyor. Müzik piyasasına yeni girecek gençler.... Onlar için bu ortamda kendilerini kabul ettirip söz sahibi olmak çok zor tabii, ama yine de çok fazla avantajları var.
Mesela artık eskisi gibi profesyonel stüdyolara gerek yok; gençler artık 'home-studio'lar sayesinde kendi evlerinde kayıt yapabiliyor. Hangi tarz müzikle ilgilenirlerse ilgilensinler; evlerinde bir bilgisayar, kayıt programı ve bir mikrofon olması yeterli.
'Peki kaliteyi etkiliyor mu?' diye soruyoruz... Fuat bu konuda biraz titiz; iyi ses kalitesi yakalanması için gerçek bir prodüktörün bilgisine sahip olmak şart diyor: "Evde amatör kayıt yapılır ama müzisyenin iyi bilgisi yoksa belli bir yere kadar yapabilir. Sınırları belliyse, profesyonel kaydın yanına bile yaklaşamaz. Stüdyoda dinlendiğinde zaten bunu apaçık görürsün". Hayko da aynı fikirde ancak o, evinde kendi tabiriyle 'canavar' gibi kayıt yapmış amatör gençlere de rastladığını belirtiyor.
Tarkan Diyorki:"20 yıl önce bir milyon dolara mal olan ekipman şimdi bin dolara elinizin altında... Bilgisayarı bir enstrüman olarak kullananlar da var.Elekronik tabanlı müziklerde bilgisayar yazılımları kullanıyorlar. Müzik bir sahne performansıdır. Bilgisayar burada sadece bir araç. Sadece bilgisayar ortamında müzik yapmak, sanal müzik yapmak gibi algılanabilir. Bu ekipmanı doğru kullanmak önemli tabii ama amatör müzisyenlerin yaptıkları işleri sergilemeleri için çok iyi bir fırsat olduğu da ortada. Hayko ilk albümünü evde yapmıştı mesela"
"En düşük kalite ses kartıyla, evet" diye yanıtlıyor Hayko gülerek ve albümün kayıt öyküsünü anlatmaya başlıyor:
"Üç ay eve kapattım kendimi. Bilgisayarı aldım ve baktım. Şimdi bilgisayar aldık ama ne yapacağız dedim. Benim o zaman en çok yardım aldığım kişi Kurban grubunun basçısı Kerem Tüzün'dü. Ona danıştım. Dedim 'Abi kayıt nasıl yapılır?, yapmam lazım'. O da anlattı. Her şeyi anlatması imkânsız. Deneyim gerekiyor. Kendi kendime hatasıyla sevabıyla üç ay evde öğrendim. Herkes yapabilir."
Sahne performansı
Tarkan Gözübüyük, Fuat Ergin ve Hayko Cepkin'le sohbet buraya geliyor. Üçlüye, "Evde kaydını yaptın, myspace.com'a verdin, 15 bin arkadaş da yaptın. Sonra ne olacak?" diye soruyoruz.
Hayko atılıyor; "Performans yapması gerekiyor" diyor. Üçü de bu konuda aynı şeyi düşünüyor: "Maç sahada, müzik sahnede konuşulur!"
İnternette kendini bir star yapmış olabilirsin. Bütün internet forumlarında hakkında konuşuluyor olabilir ama asıl önemli olan mikrofonu eline alıp sahneye çıktığında ne yaptığın... İşte söyleşi üçlümüz, bunun için amatör gençlere evde çalışmalarını öneriyor. Hayko; "Festivallere katılsınlar, sabahın erken saatlerinde sahneye çıksınlar, çünkü müzisyenler sahnede pişerler. Yaptığın şey sana başka bir adrenalin kazandırır ve bunu kayıtta da kullanabilme şansın var" diyor.
Hayko konser vermeden amatörce albüm yapmanın ruhen de kayıp olduğunu söylüyor.
Tarkan müzik piyasasından örnekler veriyor: "Duman, Şebnem Ferah, Mor ve Ötesi, Athena, Teoman gibi isimler ilk albümlerini çıkarmadan sahne tozu yuttular ve yaptıkları müziğin karakterini, kimliğini sahnede edindiler". Tarkan'ın ardından Hayko'nun "Hepimiz Kemancı çocuğuyuz" sözü zaten olayı özetliyor.
Tarkan Gözübüyük, Hayko Cepkin ve Fuat Ergin'e ilk soruyu sorduğumuzda; "Hayko: Önce sen buyur Tarkan; Tarkan: Fuat lütfen sen başla" şeklinde girizgâh yaptığımız söyleşimiz amatör müzisyenler için bir rehber oldu¨ paylaştıkları deyenimleri sayesinde.
www.myspace.com/haykocepkin
www.myspace.com/tarkangozubuyuk
www.myspace.com/effyu45
MÜJDE YAZICI// RADİKAL GAZETESİ... Yazının Biz'le hiçbir ilgisi olmayan kısımları atılmıştır....Bilginize...
HaykoCepkin.biz'den Alıntıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder